Yerel seçimlere 3 gün kala Millet İttifakı, ittifak yaptıkları illerde ortak miting düzenlemeye devam ediyor. Akşener ve Kılıçdaroğlu, Bursa'da düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti. Vatandaşın buzdolabının bomboş olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Bunu anlamıyorlar. Hepsinin çocuklarının işi var, büyük ihaleler alıyorlar, bir kibir abidesi oturuyor sarayda. Sizin kibir abidelerine bir ders vermeniz lazım. Yeter artık demeniz lazım" diye konuştu.
Akşener ve Kılıçdaroğlu, Bursa’da düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti. Bursa’da yapılan ortak miting için toplanan on binlerce vatandaş, alanı Türk bayraklarıyla kapladı. Akşener ve Kılıçdaroğlu'nun konuşması öncesinde, vatandaşların ellerindeki Türk Bayrakları ile kırmızıya boyanan alanda hep bir ağızdan İstiklal Marşımız okundu.
“TÜRKİYE’NİN BEKA SORUNU YOKTUR”
İYİ Parti ve CHP'nin Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı ortak adayı Mustafa Bozbey ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in ardından kürsüye çıkan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuştu;
İktidarın beka söylemlerini eleştiren Kılıçdaroğlu şu ifadeleri kullandı;
‘Beka sorunu var’ demenin, Türkiye Cumhuriyeti´nin geleceğinin olmadığı anlamı taşıdığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Sizin Türkiye´den haberiniz bile yok. Türkiye Cumhuriyeti devleti bölgesinin en güçlü, kuvvetli devletidir. Niye diyorlar, `Beka sorunu var´. Başka bir beka sorunu var, ben onu biliyorum. Yani, elden gidecek. Nasıl götüreceğiz, onlar gidecek. Ben de biliyorum, Allah´ın izni ve sizlerin oylarıyla gidecek. Türkiye´yi yeniden güçlü saygın bir ülke haline getireceğiz. Muhtar seçilecek, muhtarı seçtik, muhtarın ne beka sorunu var? Derdi olursa vatandaş gidecek soracak. Belediye meclis üyesi kim? Bursalılar. Listeler orada. Belediye başkanı bir şeyler getirecek, görüşler öneriler oylanacak. Ne beka sorunu var? İl genel meclis üyesi, başkanı kim? Vali. Vali yerinde duruyor onu da sen tayin ediyorsun ne beka sorunu? Sorun şu; Türkiye´nin beka sorunu yoktur, Türkiye üretimden koparılmadığı sürece herkesin çalıştığı işinin, aşının olduğu huzurlu bir Türkiye olduğu sürece hiçbir beka sorunu yoktur bunu söyleyenler vatandaşları korkutarak oy almak istiyor. Beka falan bunların hepsi hikaye. Normali şudur, çıkar derler ki şunları yapacağız, hizmet yarışıdır siyaset. İşsizlikten söz edemiyorlar işsizliği yarattılar, üretimden söz edemiyorlar tarım bitti, ekonomiden söz edemiyorlar, sanayici memnun değil, esnaf siftah yapamıyor söz edemiyorlar. Vatandaşımız her şeyi görüyor, her şeyi biliyor. Sandığa giderken benim sizden isteğim düşünün, elinizi vicdanına koyun oyunuzu ona göre kullanın” diye konuştu.
‘KİBİR ABİDELERİNE BİR DERS VERMENİZ LAZIM’
AK Partili seçmenlere de seslenen Kılıçdaroğlu, “17 yıl tek başına iktidar yaptınız. 17 yıl öncesine götüreyim sizi, kazandığında başbakanlığı Ankara´da Keçiören´de bir daireye oturdu, ‘Milletin başbakanıyım’ dedi, ‘milletvekillerinin de milletin arasında olması lazım’ dedi. Vatandaş da güvendi ‘tamam’ dedi. Arkasından vatandaşlardan vergi topladı. 17 yılda 2 trilyon doların üzerinde, arkasından devlet fabrika kurar mı dedi, fabrikaları 70 milyar dolara sattı. Devleti 500 milyar dolara borca soktu. AK Parti´ye oy veren kardeşlerim şunu sormak zorundalar; vergi topladın, fabrikaları sattın, borçlandın peki kardeşim bizi neden soğan kuyruğuna mahkum ettin? Bu soruyu soracaksınız. 17 yılın sonunda her türlü oyu aldın, Keçiören´deki evden çıktın sarayda oturuyorsun. Döndü dedi ki o vatandaşlara `Bunlar varlık kuyruğudur´, vatandaşın aklıyla alay ediyor. Vatandaşıyla dalga geçilir mi yahu, oraya giden fakir insanlar, nasıl geçindiğinden haberin var mı? O varlık kuyruğu olsa o kuyruğun başında sen olurdun. 17 yıl omuzlarınızda taşıdınız, tek laf ettirmediniz her şeyi sattı, sarayda oturuyor. 2 şey var; sarayda oturanlar ve vatandaşlar. Türkiye bu çerçevede ayrıştı. Saray ve çevresi ayrı, onların işsizlik, mutfak, elektrik, su sorunu yok bir elleri yağda bir elleri balda” dedi.
"VATANDAŞIN BUZDOLABI BOMBOŞ"
Vatandaşın buzdolabının bomboş olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “İşsizlik ortadayken onların hepsinin çocuklarını işi var. Bir kibir abidesi Saray'da oturuyor. Herkesi aşağılıyor. Kibir abidelerine ders vermeniz lazım. Kulak mı çekersiniz başka şey mi yaparsınız dersini vermeniz lazım. Fabrika satıyoruz, üzüm alıyoruz, domates alıyoruz… Türkiye bu duruma nasıl geldi? Sandığa gidin vatandaşlarımız, hesabını sorun. Türkiye tarihinde hiçbir işsiz TBMM duvarında kendini yakmamıştı; bunların döneminde oldu. Ülkücü kardeşlerime söylüyorum. Milliyetçilik kolay bir olay değildir. Dolayısıyla milliyetçilik, Tank Palet Fabrikasını yani silah fabrikalarını yabancı orduya peşkeş çekmek demek değildir. Tank palet fabrikası 25 yıllığına Katarlılara kaça satıldı? Silah fabrikasını Katar emirinin sana verdiği uçağın karşılığında mı sattınız? Satan kişi yani Erdoğan'dır çünkü 20 Aralık 2018 tarihli Resmî Gazete'de Erdoğan imzalı… Girin Resmi Gazeteye bakın.”Kendisine Milliyetçi diyen Devlet Bahçeli'nin sessiz kalmasını anlayamıyorum. Rahmetli Ecevit ‘Sokak duvarlarına yazmadık biz Milliyetçiliğimizi Kıbrıs'ın Beş Parmak Dağlarına yazdık' diyordu. Ülkücü kardeşlerimin bunları kendilerine sorması lazımdır. Mustafa Bozbeyli her şeyi kendi köylüsünden alacak. O da kazanacak Bursa'da yaşayan insanlar da kazanacak. Belediyelerde para yok biz vermeyiz hizmet edemez diyorlar. İzmir orada, Eskişehir orada onlara para mı veriyorlar? Özbeyli bir şey söyledi harcanan paranın hesabını halka hesabını vereceğim dedi. En önemlisi bunun söylemeseydi” ifadelerini kullandı.
’50 MİLYON DOLAR MI BULAMADIN MI?’
Kurtuluş Savaşı´nın ardından ülkede üzümlerin, incirlerin satıldığını ve arkasından fabrikalar yapıldığını aktaran Kılıçdaroğlu, “21’inci yüzyıla geldik, fabrika satıyoruz üzüm alıyoruz, fabrika satıyoruz patates alıyoruz. Ne oldu? Nasıl oldu Türkiye bu hale geldi? İşsizliğin ne kadar acı olduğunun farkında değiller. Sen Suriyelilere 35 milyar dolar buldun harcadın, silah fabrikasına 50 milyon dolar mı bulamadın? Bu iş o kadar ucuz değil” dedi.
‘BEDAVA ALDIKLARI ÜRÜNLERİ, FAKİRLERE SATTILAR’
Devlet Bahçeli´nin de bu duruma sessiz kalmasını anlayamadığını belirten Kılıçdaroğlu, tanzim satışlarla ilgili ise şunları söyledi:
“Ekonomik kriz çıktığında malum tanzim satışları kurdular. Antalya´dan bir grup iş adamı geldi, size TIR’larla yardım yapıyorum. Bedava aldıkları bütün ürünleri fakirlere parayla sattılar. Bunu söyledim, defalarca. İnkar edemiyorlar. İnsanda ahlak olur, ondan bile nasibini alamamışlar. Onlar bedava veriyorlar, sen parayla satıyorsun. İzmir 35 bin fakir aile var dedi, her aileye 10 kilo soğan 10 kilo patates kapılarını çaldı bıraktı, hangisi belediyecilik, işte budur belediyecilik. Belediyelerde para yok, belediyeler hizmet üretemez diye laflar ediyorlar tamamı palavra. İzmir orada, Eskişehir var Tekirdağ var Aydın var. Sanki onlara para mı veriyorlar, yasal olarak aldıkları her parayı doğru ve yerinde harcıyorlar. Onların kul hakkı yeme alışkanlığı bizde yok. Bir siyasetçi için en büyük onur harcanan paranın hesabını halka vermektir.”
AJANSLAR
Kaynak: Haber Oku